Müceddiklik ve Mehdilik Hakikatları ve İzahı Hakkında İrşadlar

“...Hem üç mesele var. Biri Hayat, biri şeriat, biri ımandır.

{ Nur’un sair yerlerindeki, bilhassa Emirdağ-1 lahikalarındakine ne bir derece mugayir olarak, sadece bu mektubta; evvela hayat, sonra şeriat ve iman şeklinde yazılmış. Başka yerlerde ise, daima birinci derecede iman, sonra şeriat, en sonra da hayat ve siyaset-i İslâmiye gelmektedir. A.B.}



Hakikat noktasında en mühimmi ve en a’zamı imam meselesidir. Fakat şimdiki umumun nazarında ve hal-i âlem ilcaâtında en mühim mesele hayat ve şeriât göründüğünden; O zat şimdi olsa da, üç meseleyi birden umum ruy-i zeminde veziyetlerini değiştirmek, nev-i beşerdeki cârî olan adetullaha muvafık gelmediğinden, herhalde en a’zam meseleyi esas yapıp, öteki mes’eleleri esas yapmıyacak. Tâ ki, iman hizmeti safvetini umumun nazarında bozmasın.. ve avamın çabuk iğfal olunabilen akıllarında o hizmet başka maksadlara alet olmadığı tahakkuk etsin. Hem yirmi senedenberi tahribkârane eşedd-i zulüm altında o derece ahlâk bozulmuş ve metanet ve sadakat kaybolmuş ki; ondan, belki de yirmiden birisine itimad edilmez. Bu acib hâlâta karşı çok fevkalâde sebat ve metanet ve sadakat ve hamiyet-i İslâmiye lâzımdır. Yoksa akim kalır, zarar verir. Demek en halis ve en selâmetli ve en mühim ve en muvaffakiyetli hizmet, Risale-i Nur şâkirtlerinin daireleri içindeki kudsî hizmettir...

{Osmanlıca Kastamonu-1, s: 165.}



“...Bu mes’elenin sırr-ı hikmeti budur ki: Âlem-i ınsaniyette ve İslâmiyette üç muazzam mesele olan ıman ve şeriat ve Hayattır. ıçlerinde en muazzamı iman hakikatları olduğundan, bu hakaik-ı imaniye-i Kur’âniye başka cereyanlara, başka kuvvetlere tabi ‘ ve alet edilmemek ve elmas gibi

Kur’ân’ın hakikatları, dini dünyaya satan veya alet eden adamların nazarında cam parçalarına indirmemek ve en kudsî ve en büyük vazife olan imanı kurtarmak hizmetini tam yerine getirmek için, Risale-i Nur’un has ve sadık talebeleri gayet şiddet ve nefretle siyasetten kaçıyorlar..

{Aynı eser, s: 294.}



“Aziz Sıddık Kardeşimiz Hoca Haşmet!

{Hoca Haşmet, aslenecdadı Tunuslu olup, Yozgat’a yerleşmiş ler ,kendiside orada vefat etmiş bir din âlimidir. A.B.}



Senin müceddid hakkındaki mektubunu hayretle okuduk ve Üstâdımıza da söyledik. Üstâdımız diyor ki:

“Evet, bu zaman, hem iman ve din için ve hayat-ı içtimaiye ve şeriat için, hem hukuk-u amme ve siyaset-i İslâmiye için gayet ehemmiyetli birer müceddid ister. Fakat en ehemmiyetlisi hakaik-ı imaniyeyi muhafaza noktasında tecdid vazifesi en mukaddes ve en büyüğüdür. şeriat ve


Yükleniyor...