Tarikat’a ziyade heveslerindendir. Hem Isparta’nın en zayıf damarı, sebeb-i ittihamımız olan tarikatı en kuvvetli göstermesi, zannederim bu manasız tarikat hevesi sebebiyet vermiştir. Burada bu tevkifimizin en kuvvetli sebebi, bu bazı safdillerin hevesinden ve benimle de münasebetleri tarikat süsü verdiğinden tahmin ederim. Pek çok rica ederim, benim bu tenkidimden gücenmeyiniz.

Said-i Nursi“

{Osmanlıca Lem’alar, s: 918.}



İhtar - 2 :

“Kardeşlerim!

Maatteessûf başımıza gelen bir şefkat tokadını, iki üç gündür kat’î bir kanaatla anladım. Hatta ehl-i isyan hakkında gelen bir ayetin çok işaratından bir işareti bize bakıyor gibi fehmettim. O da şudur:

Yani: “Onlara ihtar ettiğim ders ve nasihatı unuttukları ve amel etmedikleri vakit onları tutup musibet altına aldık”

Evet, en ahirde sırr-ı ihlâsa dair bir risale bize yazdırıldı. Elhak gayet âli ve nuranî bir düstur-u uhuvvet idi.. Ve on binler kuvvetle ancak mukabele edilir hadiselere ve musibetlere karşı o sırr-ı ihlâs ile, on adamla mukavemet ettirilebilir bir düstur-u kudsî idi. Fakat maatteessüf başta ben, biz o ihtar-ı manevi ile amel edemedik. Bu ayetin manay-ı işarisi ile cifir tarihiyle 1352 eder. Aynı tarihiyle tutturulduk. Bir kısmımız şefkat tokadına giriftar olduk. Bir kısmımız hakkında tokat degil, belki tokada ma’ruz olan kardeşlerimize medar-ı tesellî ve kendilerine medar-ı sevab ve istifade olmak için bu musibetin içine alındı.

Evet, ihtilâttan men’ olunduğum için, üç aydan beri -yeniden üç gündür- ben kardeşlerimin dahilî ahvaline de muttali’ oldum. Hiç hatır ve hayale gelmez en halis zannettiğim kardeşlerimde sırr-ı ihlasa münafî

harekat vukua gelmişti. Ondan anladımki Ayetinin uzaktan uzağa bir mana-yı işarisi bize de bakıyor. Ehl-i dalâlet için nazil olan bu ayet onlara azaptır. Fakat bizim için terbiye-i nüfûs ve keffaret-uz zünub ve tezyid-i derecat için şefkat tokadıdır.

Biz elimizdeki kıymettar nimet-i İlâhiyyeyi tam takdir etmediğimizden tokad yediğimize bir delil şudur ki: En kudsî bir mücahede-i maneviyeyi tazammun eden ve sırr-ı veraset-i nübüvvetle velâyet-i kübranın feyzine mazhar ve sahabenin sırr-ı meşrebine medar olan Risale-i Nur ile hizmet-i kudsiye-i Kur’âniyemize kanaât etmeyip; menfaatı şimdilik bize

Yükleniyor...