MOLLA ABDüLMECiD ANLATIYOR
Bediüzzaman’ın Birinci Cihan Harbine iştirak şeklini anlatan kardeşi Molla Abdülmecid Efendi'yi dinliyoruz:
“...Van'dan Erzurum cephesine giden yirmibeş bin mevcutlu fırkaya vaiz tayin edilerek, Kafkas cephesine gitmiş ve fevkalâde başarılı hizmetlerde bulunduğuna dair Van Valisi Tahsin Bey'in kendisine verdiği vesikada, bilhassa şu cümle kayıtlıdır: “Van fırkasının görmüş olduğu hizmet, tamamıyla Said-i Kürdî'nin maddî ve manevî himmetiyle olmuştur.(269)
Yine merhum Molla Abdülmecid Efendi Hz. Üstâd’ın "Ta'likat eserinin (el yazma halindeki eserin) arka kapağına şu ma'lumatı kaydetmişlerdir:
“...Birinci harb-ı umumî koptu. Bediüzzaman ile habib (Molla Habib) vaiz sıfatiyla Van fırkasıyla (Kolordu) beraber Erzurum cephesine gittiler. (Döndüklerinde) Ermeniler tarafından Van alındı. Bizlerde Gevaş-Kazasına çekildik. Habib orada şehid oldu...” (Bkz: Arabi "Talikat" sh.17)
YEşENi ABDURRAHMAN ANLATIYOR
Üstâd’ın yeğeni merhum Abdurrahman da bu mevzuda şunları kaydeder:
“...İstanbul’dan Van’a avdet edip geldiği zaman, millî bir medrese küşad ve tedrisine devamla, eski fikrini (yani Medreset-üz Zehra mes'elesi) ta'kibten geri durmuyordu. Bu defa tali' ruy-i muvafakat göstererek Van' da Medreset-üz Zehra namında bir medresenin küşadına irade-i seniye şerefsudûr buyuruldu ise de, seferberlik dolayısıyle medresenin temelinden başka bir şey yapılamıyarak, Harb-i Umumi zuhur etti. Zaten o kış Bediüzzaman Molla Said, talebelerine hitaben: “Hazır olunuz, büyük bir musibet ve felâket bize kavuşuyor.” buyuruyorlardı.
Harb-i Umumi'de mecburiyetle bütün talebeleriyle harbe iştirak etti. Pasinler cephesinde büyük musibet ve felâketlere uğradı ise de, gerek muharebede ve gerek esarette çektikleri mezahimi (zahmetleri) yazmama, harbin aleyhimizde neticelenmesinden dolayı müsaade buyurmadılar.
Pasinler Cephesi’nden Van'a avdet ettiği zaman, Van'da ihtilâl zuhur etti. Kendisi bu ihtilale karışmadı.(270) Medresesinde ikamet etmeye başladı. Fakat daima masumların vikayesine çalışıyor, çoluk ve çocuklara dokunulmaması için herkesi ikaz ediyordu.
Bediüzzaman’ın Birinci Cihan Harbine iştirak şeklini anlatan kardeşi Molla Abdülmecid Efendi'yi dinliyoruz:
“...Van'dan Erzurum cephesine giden yirmibeş bin mevcutlu fırkaya vaiz tayin edilerek, Kafkas cephesine gitmiş ve fevkalâde başarılı hizmetlerde bulunduğuna dair Van Valisi Tahsin Bey'in kendisine verdiği vesikada, bilhassa şu cümle kayıtlıdır: “Van fırkasının görmüş olduğu hizmet, tamamıyla Said-i Kürdî'nin maddî ve manevî himmetiyle olmuştur.(269)
Yine merhum Molla Abdülmecid Efendi Hz. Üstâd’ın "Ta'likat eserinin (el yazma halindeki eserin) arka kapağına şu ma'lumatı kaydetmişlerdir:
“...Birinci harb-ı umumî koptu. Bediüzzaman ile habib (Molla Habib) vaiz sıfatiyla Van fırkasıyla (Kolordu) beraber Erzurum cephesine gittiler. (Döndüklerinde) Ermeniler tarafından Van alındı. Bizlerde Gevaş-Kazasına çekildik. Habib orada şehid oldu...” (Bkz: Arabi "Talikat" sh.17)
YEşENi ABDURRAHMAN ANLATIYOR
Üstâd’ın yeğeni merhum Abdurrahman da bu mevzuda şunları kaydeder:
“...İstanbul’dan Van’a avdet edip geldiği zaman, millî bir medrese küşad ve tedrisine devamla, eski fikrini (yani Medreset-üz Zehra mes'elesi) ta'kibten geri durmuyordu. Bu defa tali' ruy-i muvafakat göstererek Van' da Medreset-üz Zehra namında bir medresenin küşadına irade-i seniye şerefsudûr buyuruldu ise de, seferberlik dolayısıyle medresenin temelinden başka bir şey yapılamıyarak, Harb-i Umumi zuhur etti. Zaten o kış Bediüzzaman Molla Said, talebelerine hitaben: “Hazır olunuz, büyük bir musibet ve felâket bize kavuşuyor.” buyuruyorlardı.
Harb-i Umumi'de mecburiyetle bütün talebeleriyle harbe iştirak etti. Pasinler cephesinde büyük musibet ve felâketlere uğradı ise de, gerek muharebede ve gerek esarette çektikleri mezahimi (zahmetleri) yazmama, harbin aleyhimizde neticelenmesinden dolayı müsaade buyurmadılar.
Pasinler Cephesi’nden Van'a avdet ettiği zaman, Van'da ihtilâl zuhur etti. Kendisi bu ihtilale karışmadı.(270) Medresesinde ikamet etmeye başladı. Fakat daima masumların vikayesine çalışıyor, çoluk ve çocuklara dokunulmaması için herkesi ikaz ediyordu.
Yükleniyor...