بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ

Birinci Reşha:



Risale-i Nur’un bazı yerlerinde şu “Reşhalar” adlı eserdeki reşhaların adedi için “Ondört Reşahat” diye geçer. Mesnevî-i Arabî’de ise, “Tenbih”ten sonra 12 aded Reşha zikredilmiş. 13. Reşha ise görünmediği gibi, 14. Reşha ise Şemme risalesinin sonuna eklenmiştir. Bu durumda biz burada, eserin başındaki “Tenbih”i “Birinci Reşha” olarak kaydettik. Bununla beraber, Tenbih Bölümünü Birinci Reşha saymasak, o takdirde, 13. Reşha, “Lasiyyemalar” kısmı olarak ayrılmış olması mümkindir.(Mütercim)







TENBİH: Rabbimizi bize tarif eden delil ve bürhanların haddi hesabı yoktur. Lâkin büyük bürhanlar ve küllî hüccetler üç tür.

Birisi: Sâbıkan bazı âyetlerini işittiğin şu kitab-ı kebir olan kâinattır.

İkincisi: Şu kâinat kitabının âyet-ül kübrası ve divan-ı Nübüvvetin hatemi ve künûz-u mahfiyenin miftahı olan Hz. Muhammed’dir (A.S.M.).

Üçüncüsü: Kitab-ı âlemin müfessiri ve hüccetullahi ale-l enam (Allah’ın benî Âdeme karşı bir hücceti) olan Kur’an-ı Hakîm’dir.

Şimdi biz şu ikinci bürhan-ı nâtık olan Zat-ı Muhammediye’nin (A.S.M.) mahiyetini tanımalıyız. Ve Sonra onu dinlemeliyiz. İşte onun bahr-i ma’rifetinden birkaç ‘Reşehatı’ zikrediyoruz:

İkinci Reşha: Bil ki, şu bürhan-ı nâtık (olan Zat-ı Ahmediye’nin (A.S.M.)) bir şahsiyet-i azîme-i maneviyesi vardır. Eğer desen: “O zat, nasıl birisidir ve mahiyeti nedir?”

Elcevab: Evet o zatın azamet-i maneviyesinden dolayı yeryüzü onun mescidi, Mekke mihrabı, Medine minberi olmuştur. O zat ise, bütün mü’minlerin imamı olup, onun arkasında saf saf dizilmişlerdir. Ve bütün nev’-i beşere hatib olarak onlara saadetlerinin düsturlarını beyan ediyor.

____________________________________

Yükleniyor...