mededkârı olmasın! Evet âdeta ne kadar o hadsiz şahidler ve şehadetler ve berahin ve emarat varsa, her hepsi kendi arkadaşlarının senedlerine imzalarını koymakla; her birisi diğerini beraet ve fermanına mührünü basıyorlar, nasılki sabıkan 184. sahifede tafsili geçti. Amma nefyediciler ise, öyle değiller. Çünkü isbatçı ile nefyedici arasında ki münafât sırrıyla, isbatçının yanında sabit olan bir şey, nâfiye göre yok olabilir. Öyle ise, nâfîler birbirine kuvvet veremedikleri için, bin nefyedici, bir tek hükmündedir.
,* * *
اِعْلَم
Ey kardeş, bil ki! Bazan bir şeye karşı şiddet-i muhabbet, o şeyin inkârına sebeb olabilir.Ve keza şiddet-i havf dahi öyledir. Hem nihayetsiz azamet de öyle olduğu gibi, aklın ihatasızlığı da o şeyin inkârına sebeb olabilir.
,* * *
اِعْلَمْ
Ey kardeş bil ki! Ben bir hads-i kat’î ile adeta gözümle görmüş gibi öyle bir yakîn hasıl etmişim ki; nasılki meselâ hanzele ağacı, bilkuvve kendi çekirdeğinde mündemic olduğu gibi; Cehennem dahi küfür tohumunda bilkuvve mündemicdir. Ve keza hurma ağacı, kendi çekirdeğinde münderic olduğu gibi; Cennet dahi iman habbesinde mündemicdir.
Evet nasılki o iki çekirdek, hanzele ve hurma ağaçlarına istihale ile inkılab etmesinde bir garabet yoktur.. Aynen öyle de; dalâlet manasının da tecessüm ederek tazib edici bir Cehenneme tahavvül etmesinde de bir istib’ad olmaz. Hem envar-ı hidayetin de, temessül ederek, lezzet ve huzur verici bir Cennet(1)
(1) Risale-i Nur çok müvazeneleriyle bu davayı isbat etmiş. –Müellif
İman, dizginini cism-i hayvanînin elinden alıp; kalbe ve ruha teslim ettiği için; maziye nüfûz ve müstakbele hulûl edebilir. Çünki kalb ve ruhun daire-i hayatı geniştir.
halini alması dahi baîd değildir. (Eski matbu’) Lemaat kitabının 33. sahifesinden 36. sahifeye kadar olan kısımda, bu âlemde de o şuhûdun bir nebzesi izah edilmiştir.
____________________________________
–
,* * *
اِعْلَم
Ey kardeş, bil ki! Bazan bir şeye karşı şiddet-i muhabbet, o şeyin inkârına sebeb olabilir.Ve keza şiddet-i havf dahi öyledir. Hem nihayetsiz azamet de öyle olduğu gibi, aklın ihatasızlığı da o şeyin inkârına sebeb olabilir.
,* * *
اِعْلَمْ
Ey kardeş bil ki! Ben bir hads-i kat’î ile adeta gözümle görmüş gibi öyle bir yakîn hasıl etmişim ki; nasılki meselâ hanzele ağacı, bilkuvve kendi çekirdeğinde mündemic olduğu gibi; Cehennem dahi küfür tohumunda bilkuvve mündemicdir. Ve keza hurma ağacı, kendi çekirdeğinde münderic olduğu gibi; Cennet dahi iman habbesinde mündemicdir.
Evet nasılki o iki çekirdek, hanzele ve hurma ağaçlarına istihale ile inkılab etmesinde bir garabet yoktur.. Aynen öyle de; dalâlet manasının da tecessüm ederek tazib edici bir Cehenneme tahavvül etmesinde de bir istib’ad olmaz. Hem envar-ı hidayetin de, temessül ederek, lezzet ve huzur verici bir Cennet(1)
(1) Risale-i Nur çok müvazeneleriyle bu davayı isbat etmiş. –Müellif
İman, dizginini cism-i hayvanînin elinden alıp; kalbe ve ruha teslim ettiği için; maziye nüfûz ve müstakbele hulûl edebilir. Çünki kalb ve ruhun daire-i hayatı geniştir.
halini alması dahi baîd değildir. (Eski matbu’) Lemaat kitabının 33. sahifesinden 36. sahifeye kadar olan kısımda, bu âlemde de o şuhûdun bir nebzesi izah edilmiştir.
____________________________________
–
Yükleniyor...