dolayı– sahih ve sağlam olmamasından, Kur'an-ı Hakîm onlara dair aklî delillere bir işaret eylemiş. Lâkin haşir meselesi, hem tam aklî, hemde nakli delillerle isbatı caiz bulunmuştur.

{ Bir Not: Molla Abdülmecid Efendi tercümesinde: “Devrin lüzumundan dolayı” kısmını, yani tevhid ve Nübüvvetin isbatı hususundaki aklî ve naklî deliller meselesini şöyle tefsir etmiştir: (Kur'an ve hadisden ibaret olan naklî delillerin sıhhati, nübüvvetin sıhhat ve sıdkına bağlıdır. Eğer nübüvvet dahi sadece delil-i naklî ile isbat edilirse, muhal lazım gelir. Yani devir lazım geleceği için, devir ise çıkmaza saplanma gibi bir şey olduğundan –Molla Abdülmecid– “Muhal lazım gelir” demiştir.

• Not'un Haşiyesi: Devir ve teselsül meselesi, ilm-i kelam âlimleri tarafından ortaya konulmuş mühim bir kaidedir. Allah'ın kadîmliği ve ezelîliğinin isbatı mevzuunda “devir”i şöyle işletmişlerdir. “Allah kadîmdir, bidayeti yoktur. Eğer –Haşa– hadis olmuş olsaydı (Yani, sonradan var edilmiş olsaydı) bir başka Halıka muhtaç olurdu ki, o vaziyyette devrin vucudu ortaya girmiş olurdu. Devr ise, iki şeyin vucûd ve varlık noktasından yek-diğerine muhtaç olmasıdır ki, Allah hakkında muhaliyeti zahirdir –Mütercim–}


Amma bu mevzu'daki delil-i aklî ise, sûrenin başında:

وَبِاْÀلاخِرَةِ هُمْ يُوقِنُونَ

tefsirinde, takatımızın yettiği kadar beyan ettiğimiz yere müracaat edilebilir. Hulasası şudur ki: Alemde varlıkları kat'î ve şübhesiz bulunan Nizam, Rahmet ve Ni'met; ancak o zaman nizam, rahmet ve nimet olabilirler ki haşir ve ahiret gelirse.. (Yani haşrin gelmesiyle, yani gelmesinin kat'îliğiyle bunlar hakikatli nimet olabilirler.)

Amma naklî delilleri ise: Umum peygamberlerin buna dair sözleri ve mu'ciz olan Kur'anın, haşrin vuku' bulacağına dair şeksiz ve kat'î hükmüdür.

Amma akli delile remz eden nakli delil ise, Fahreddin-i Razî’nin

{ Fahreddin-i Razî “Şeyh-ül İslam”lıkla lakablandırılmış ilm-i kelâmın büyük âlimlerinden olup, Tefsir-i Kebir gibi daha bir çok kitabların müellifidir. M:1149’da doğmuş, M:1209’da vefat eylemiştir. –Mütercim–}

tefsirinde bu ayeti tefsir eden yere müracaat edebilirsin. Çünkü o, orada haşri isbat eden bütün ayetleri bir araya cem'eyleyip sıralamıştır.

elhasıl: Bir çok nevilerde cereyan eden haşrin nazîrelerinde (benzer ve emsallerinde) tefekkür eden hiç bir müteem2mil ve mütefekkir yoktur ki; haşr-i cismanî ve saadet-i ebediyenin vucûdûna ve geleceğine bir çok emarelerin kıt'a ve parçalarını hads-i vicdanî ile hissetmiş olmasın.

-------------------(((-------------

Yükleniyor...