Evet, kat’iyyen bil ki: içtimaî heyetin (sosyal hayat’ın) intizam içinde yürüyüp devam etmesinin şartı, insan tabakalarının birbirlerinden kopmamak.. Yani: Havas tabakası avam tabakasından, zenginler sınıfı fükara sınıfından- aralarındaki sıla haytının bütün bütün kopacak tarzda- uzaklaşamamasındadır. Halbuki, bu günkü âlemde “Vucûb-ı Zekat”ın ve Hürmet-i ribanın icaplarının yapılmasının ihmali yüzünden, insan tabakaları veya sınıfları arasındaki mesafe o kadar genişlenmiş.. ve havas ile avam tabakası arası o derece birbirinden uzaklaşmış ki; adeta nerede ise, kavuşturma-buluşturma sılası kalmamış gibidir. Evet, –hal-i hazırda– alt tabakadan (yani avam ve fakirler tabakasından) üst tabaka olan “Havas ve zenginlere karşı ihtiram, itaât ve sevip sayma yerine, yalnız ihtilal sadası, hased sayhaları, kin ve nefret enini kopmaktadır. Üst tabaka olan havas ve zenginlerden de, alt tabakaya karşı merhamet, ihsan ve taltif yerine –maalesef– yalnız zulüm ve tahakküm ateşi ve tahkir gürültüsü yağmaktadır.
Ve işte bundandır ki; havastaki meziyet, tevazu’ ve merhamete sebeb olması lazım iken; tekebbür ve gurura sebep olmuştur. Hem fukara aczi, avamın fakrı, kendilerine merhemet ve ihsanı celbetmeye sebep iken, esaret ve sefaletlerine sebep olmuştur. Eğer bu davaya şahid isteyecek olursan; işte sana medenî alem’in fesadlı ve rezaletli hali!... Bak, gör; o alem, sana çok şahidleri ve şehadetleri gösterecektir.
Demek ki, insan alemindeki bu tabakaların aralarını musalaha ettirmek, barıştırarak, yakınlaştırmak için, yegane melce’ve merci’ Zekattan başka bir şey yoktur. Evet, İslâmiyetin büyük rükünlerinden olan “Zekat”, Elhak içtimaî nizam ve heyetinin tedvir ve idaresinde pek yüksek ve geniş bir düsturdur.
---------------(((---------------
Yükleniyor...