cemiyetlerde müsemma ismini arıyor. Bunda ise, isim müsemmasını arıyor.

Hem de "Kur'ân" lâfzı her âyete, ve lafz-ı"âlem" her nev'e, ve "su" lafzı her katreye itlâkları gibi, cemî-i mü'minîne mûhit olan "İttihad-ı Muhammedî (A.S.M.)" ünvanı herbir cemiyet-i İslâmiyeye ıtlâk olunabilir. Nasıl ki, umum mü'min, Muhammedîdir. Her ferd-i mü'min de Muhammedîdir. Biz de Muhammedîyiz, Ahmedîyiz. (A.S.M.)

VEHİM: Böyle cemiyet ve fırkaların teşkilatı, hükümetin zayıflamış olan itaâtı ve icraâtını haleldar edecek. Zîra temeddün-ü hakikiye elân mazhar olamamışız.. Ve vahşet ve cehaletten de husûmet ve taassub çıkıyor?..

İrşâd: Bu cemiyete intisaba şart olan evamir-i Şer'iyeye imtisâl ve nevâhîden içtinab..ve muhafaza-i meşruta-i meşruaya azm-ı kat'-î ile cehd edenler, hükûmetin itaâtına iyi bir menba' ve icraâtına güzel bir mecra teşkil ederler. Zîra, evâmir-i şer'iyye ile mukayyeddirler. Bâzı cemiyetlerin efradı gibi fevzâvî ve anarşistliğe ve hodserane muamelâta ve tahakkümâta temâyül edemezler. Hem de bu cemiyette hükûmet hâriç kalamaz.

VEHİM: Bu cemiyete istihsanen intisab edenler ne ile muvazzaf olurlar?..

İrşâd: İki vazifesi vardır.

Birincisi:

Kendi nefsi ile cihad-ı ekberde bulunmak, yâni Şeriat-ı Garraya ittiba' ve sünen-i Ahmedîyeyi ihyaya azm-ı kat'î ile teşebbüs etmektir.

İkincisi:

Sair mü'minleri uhuvvet ve muhabbete davet.. Ve sâkin ve sabit olan uhuvvet-i dîniyeyi ihtizaza getirerek, tezyîd ve izhar etmektir. Bu cemiyete resmen intisab, yalnız defter-i mahsusasına kaydettirmekle değildir. Belki rabt-ı kalb ve istihsan ve teveccüh iledir. Zîra bu ittihad ruhânî ve manevîdir. Sûrî ve cismanî değildir.

Yükleniyor...