Üçüncüsü:

Üslub-u garibimdir ki, sür'at ve kesret ve ülfet ile sathile-nen ezhanı dikkate imale eder. Zîrâ, garib olan ahlâk ve hissiyatımla mütenasib olan elbisem; maâniler dahi istihsan ederek, elbisem gibi bir üslub-ü beyanı giydirmek benden istediler. Ben de hatırlarını kırmadım. Amma alaturka terziliği iyi bilmiyorum.

Dördüncüsü:

Bu cevap gençtir, ihtiyardır. Bedevîdir, medenîdir. Hürr-ü mutlakdır, hürr-ü mukayyeddir. Yaşı dahi hürriyetten iki mah daha yaşlıdır. Güya altı ay zarfında elli sene, belki daha çok tayy-i zaman ederek yaşamış. Zîrâ veladeti vaktinde tercüman-ı efkâr olan gazeteyi, şimdi bir gazete ile muvazene olsa, mabeynlerinden asırlar geçmiş zan olunacak. Hem de bedavetteki hürriyyet-i mutlakanın ve medeniyetteki hürriyyet-i mahdudenin izdivacından tevellüd etmiş.. Güya: Dîk-i arş, mârifet-i Sâniden tarik-i ilham ile sadasını işitmiş bir dîküs-sabah gibi bu inkıkâb-ı azîmin sabah-ı infilakına ezhan-ı naimeyi sayahıyla ikaz ediyordu.

Bu cevabın mebde' ve meadı, yani mevzu' ve gayenin celaleti; ve sailin ehemmiyeti sair kusurları setredeceğini ümit ediyorum. Bintül fikrin cihazı üslub-u garibdir.. Ve mehr-i muacceli de dikkattir... Ve hem de birinci tecrübe, birinci inşa, birinci te'lif olduğundan noksanı ve iğlakı tabiidir. Hem de uzun cümlelerle söylemişim, tâ ki hakikatin sureti parçalanmasın.. Ve hakikatin etrafında daire çekmekle mahsur bırakmaktır. Eğer tutmadım, elinize vermedim; siz dikkatinizle tutunuz.

Zaman-ı salifte, şuara divanlarından hüsnünü; bir çok ulema, dibace-i te'liflerinden "Hulefa-i Raşidinin mesleğinden olmayan" bir şahs-ı hakime mehasin-i milleti gasben ona vermek.. Ve ondan neş'et ettiği gibi ıtra'lı medihle istibdada kuvvet vermişlerdi.. Ve mesavî-i istibdadı dahi nâ kabil-i def' gördüklerinden, zaman ve feleği hedef ederek şikayât ve itirazâtın oklarını -daima manâsı tesiriyle malum ve lafzı mechul olan- istibdada atarlardı. Meşrutiyet-i şer'iye altında olan adalet-i mahz ancak Eflatun-u ilahînin mehasin-i hakikiye-i medeniyetin misal-i müşahhası göstermek istediği Medine-i Fazılasında ihtimal verebilirlerdi.

Ben isem, o def'i muhal gördükleri istibdadı yıkmakla ve muhal-i âdî gördükleri medine-i fazılanın esasını atmakla meşgul olan bir ehl-i asrın efradı olduğumdan, o âdete muhalefet ettim.

Yükleniyor...