Ey bu Câmi-i Emevî'deki kardeşlerim gibi âlem-i İslâm'ın câmi-i kebirinde olan kardeşlerim! Siz de ibret alınız. Bu kırkbeş senedeki bu dehşetli hâdisattan ibret alınız. Tam aklınızı başınıza alınız. Ey mütefekkir ve akıl sahibi ve kendini münevver telakki edenler!
Hasıl-ı kelâm:
Biz Kur'ân şakirdleri olan Müslümanlar, bürhana tâbi oluyoruz. Akıl ve fikir ve kalbimizle hakâik-i imaniyeye giriyoruz. Başka dinlerin bazı efradları gibi ruhbanları taklid için bürhanı bırakmıyoruz. Onun için akıl ve ilim ve fenn, hükmettiği istikbalde, elbette bürhan-ı aklîye istinad eden ve bütün hükümlerini akla tesbit ettiren Kur'ân hükmedecek!..
Hem de İslâmiyet güneşinin tutulmasına; inkişafına ve beşeri tenvir etmesine mümanaat eden perdeler açılmaya başlamışlar. O mümanaat edenler çekilmeye başlıyorlar. Kırkbeş sene evvel o fecrin emareleri göründü. Yetmişbir'de fecr-i sadıkı başladı veya başlayacak. Eğer bu fecr-i kâzib de olsa, otuz-kırk sene sonra fecr-i sadık çıkacak.
Evet hakâik-i İslâmiyet'in mazî kıt'asını tamamen istilasına sekiz dehşetli manialar mümanaat ettiler:
Birinci, İkinci, Üçüncü Maniler:
Ecnebilerin cehli ve o zamanda vahşetleri ve dinlerine taassublarıdır. Bu üç mani, mârifet ve medeniyetin mehasini ile kırıldı, dağılmağa başlıyor.
Dördüncü, Beşinci Maniler:
Papazların ve ruhanî reislerin riyasetleri ve tahakkümleri ve ecnebîlerin körükörüne onları taklid etmeleridir. Bu iki mani dahi, fikr-i hürriyet ve meyl-i taharri-i hakikat nev'-i beşerde başlamasıyla zeval bulmağa başlıyor.
Yükleniyor...