ve dindarane dualarıyla ve hasenatlarıyla vâlidesinin defter-i a'maline haseneler yazdırmak ve âhirette sâlih ise vâlidesine şefaat etmek ihtimaline mukabil, ondan sekizi o haleti göstermediğinden; bu fıtrî meyl ve nefsanî şevk ile o bîçare zaîfeler böyle ağır bir hayata kat'î mecbur olmadan girmemek gerektir. İşte bu işaret ettiğimiz hakikata binaen, bekâr kalmak isteyen Nur şakirdlerinden olan kızlara derim ki:
Tam muvafık ve dindar ve ahlâklı bir zevc bulmadan kendilerini açık-saçıklıkla satmasınlar. Eğer bulunmadı; Nur'un bir kısım fedakâr şakirdleri gibi mücerred kalıp tâ ona lâyık ve ebedî bir arkadaş olacak ve terbiye-i İslâmiyeyi almış vicdanlı bir müşteri ona çıksın. Ve saadet-i ebediyesi, muvakkat bir keyf-i dünyevî için bozulmasın ve medeniyetin seyyiatı içinde boğulmasın.
Said Nursî
(Haşiye): Hemşireler ve genç kızlar Tesettür Risalesi'ni okumalıdırlar.
* * *
Hapsin latif bir hatırası
Hapislerde, hususan Afyon hapsinde; eski zalim müstebidlerin aldatmak suretinde arasıra af bahsini etmesinden bîçare mahpuslar benden soruyordular: "Acaba af olacak mı?" Ben de derdim: "Bu zalimler aldatıyorlar. Fakat Nur şakirdleri madem mahpuslara teselli vermek ve yüzde doksanını namaz kıldırmak hikmetiyle üç defa hapse girdiler. Rahmet-i İlahiyeden kuvvetli ümid ederim ki, hapislerin tam bir af ile çıkmasına bir alâmet olduğuna kuvvetle ümid ve müjde ediyorum." Çok defa, çok adamlara bu teselliyi veriyordum. Cenab-ı Hakk'a hadsiz şükrolsun ki; kahraman Demokratlar o ümid ve ihbarlarımı tasdik ettirip keyfî, tarafgirane bazı kanunların bahanesiyle ve garazkâr bazı memurların tarafgirlik hesabına bahanelerle ezilen çok masum mahpusları azabdan kurtarmağa vesile oldular. Ve milletin cür'etkâr kısmını kendine ve asayişe taraftar ettiler. O vesile ile pek çok mahpuslar Nurlara ve Nurculara cidden alâkadarlık sebebiyle tamamıyla ıslah-ı hal edip vatan ve millete değil muzır, belki birer hizb ve uzv-u nâfi' hükmüne geçtiler.
Said Nursî
* * *
Tam muvafık ve dindar ve ahlâklı bir zevc bulmadan kendilerini açık-saçıklıkla satmasınlar. Eğer bulunmadı; Nur'un bir kısım fedakâr şakirdleri gibi mücerred kalıp tâ ona lâyık ve ebedî bir arkadaş olacak ve terbiye-i İslâmiyeyi almış vicdanlı bir müşteri ona çıksın. Ve saadet-i ebediyesi, muvakkat bir keyf-i dünyevî için bozulmasın ve medeniyetin seyyiatı içinde boğulmasın.
Said Nursî
(Haşiye): Hemşireler ve genç kızlar Tesettür Risalesi'ni okumalıdırlar.
Hapsin latif bir hatırası
Hapislerde, hususan Afyon hapsinde; eski zalim müstebidlerin aldatmak suretinde arasıra af bahsini etmesinden bîçare mahpuslar benden soruyordular: "Acaba af olacak mı?" Ben de derdim: "Bu zalimler aldatıyorlar. Fakat Nur şakirdleri madem mahpuslara teselli vermek ve yüzde doksanını namaz kıldırmak hikmetiyle üç defa hapse girdiler. Rahmet-i İlahiyeden kuvvetli ümid ederim ki, hapislerin tam bir af ile çıkmasına bir alâmet olduğuna kuvvetle ümid ve müjde ediyorum." Çok defa, çok adamlara bu teselliyi veriyordum. Cenab-ı Hakk'a hadsiz şükrolsun ki; kahraman Demokratlar o ümid ve ihbarlarımı tasdik ettirip keyfî, tarafgirane bazı kanunların bahanesiyle ve garazkâr bazı memurların tarafgirlik hesabına bahanelerle ezilen çok masum mahpusları azabdan kurtarmağa vesile oldular. Ve milletin cür'etkâr kısmını kendine ve asayişe taraftar ettiler. O vesile ile pek çok mahpuslar Nurlara ve Nurculara cidden alâkadarlık sebebiyle tamamıyla ıslah-ı hal edip vatan ve millete değil muzır, belki birer hizb ve uzv-u nâfi' hükmüne geçtiler.
Said Nursî
Yükleniyor...