Teksir Makineleri Faslı

Az üstte bahsi geçtiği gibi; Risale-i Nur eserlerine karşı umumî bir rağbet ve teveccüh başlaması üzerine, elle yazılıp çoğaltılan risaleler ihtiyaca kâfi gelmemeye başlamış, matbaacılara başvurulmuş, fakat devrin diktacı hükümetinin zulmünden çekinen matbaacılar korkmuş, yanaşmamışlardı. Nur talebeleri de nurları muhtaçlara yetiştirme zarureti ve mübrem ihtiyacıyla karşı karşıya idiler. Tâm o günlerde Cenab-ı Hak teksir makinelerini imdada gönderdi. Türkiye’ye ilk gelmiş olan teksir makinelerinden Nur talebeleri hemen üç tane aldılar. Birisi ınebolu, birisi Isparta, birisi de Denizli için alındı. Isparta ve ınebolu muvaffakiyetle nurları teksire başladı. Denizli ise, O iki makine ihtiyaca kâfidir diye neşriyata fazla girmedi. Hem bu tarihte Hasan Feyzi Efendi de vefat etmişti.

Teksir makinesi ile ilgili müjdeli haber ve muvaffakiyet işaratleri Üstâd’a ulaşınca, çok seviniyor ve o sıra kendisine karşı katı bir şekilde sıklaşan zulümlü ilişmeleri unutuyor, adeta bayram yapıyordu.

Nurun bu yeni fasıl hizmetiyle ilgili olarak Üstâd’ın bir iki mektubunu okuyalım:

1- Teksir makinelerinin ilk alınışı hakkında:

Aziz Sıddık kardeşlerim

Evvela Hüsrev’le beraber bir ruh iki cesed ve kendisi ve bahadır biraderiyle nur hizmetinde çok ehemmiyetli mevki’ alan kahraman Rüştü’nün acib bir el makinesini nurlar için celbine çalışması ehemmiyetli bir fütûhat-i Nuriyenin mukaddemesidir. ınşaallah, Nurcuların Lâyık elleriyle kalemleri gibi tab’ ve neşredilecek. Yabanî ve lâyık olmıyanlara muhtaç olmıyacak. Fakat her şeyden evvel sıhhatli ve yanlışsız ve güzel bir tarzda makineyle mümkin ise, evvel eski harfler yazılsa, sonra yeni harfle daha münasibdir. Sizin isabetli tedbirinize havale ediyoruz.”

{Elyazma Emirdağ-1 aslı, s: 251.}



2- Teksir edilecek Risalelerin tashih mevzu’u ve adet keyfiyeti ve saire hk...da:

“Ceylan! Nazif’e yaz ki: Bin veya beşyüz nüsha yeter. Fazla olsa, şimdilik münasib değil... Hem Isparta’da aynen beşyüz nüsha makine ile

 /  
1537
Yükleniyor...