hükûmet benim için bir ev satın almış duruyor. şimdi beraetimden sonra, bu sebebsiz tecrid ve iskânın manasını anlamadım.

Said-i Nursi“

{Denizli Dosyası-2, İkinci Kısım, s: 4. }



Talebelerine Gönderdiği İlk Mektup

Üstâd Hazretleri (bu ilk mektubundan da anlaşıldığı üzere) Emirdağı’na geldikten beş altı ay sonra, ancak bu mektubu yazmıştır. Üstâd’ın bu son derece titizlik içindeki dikkat ve ihtiyatı, herhalde temyizde bulunan davasının herhangi bir dış te’sir olmadan müsbet karara bağlanmasıdır.

Isparta’ya yazılan ılk mektup aynen şöyledir:

“Aziz sıddık kardeşlerim!

Beni burada çok sıkıyorlar ve tarassud ediyorlar.Tecrid-i mutlak içinde ve haps-i münferid hükmünde bir vaziyette olduğum halde, hadsiz şükür olsun ki; Sizden gelen sevinç ve sürur bütün sıkıntılarımı ve elemlerimi ve endişelerimi izale eder.

Bu günlerde zarurî hizmetimi gören adamlar dahi çekinmeye başladıkları münasebetiyle, mektubun arkasındaki bu fıkrayı, onları tatmin ve temin için ellerine verdim. Belki size de faydası var diye gönderdim.

Beni merak etmeyiniz. Ben daha tam Risale-i Nur’un eczalarına bakamadım. Fakat bu kışta benim ve ihvanımın en güzel ve tatlı manevî erzaklarımız olacaklarını tebşir ederim...“

{El yazma Emirdağ-Benim- s: 1.}



Emirdağlılara HitabEden Fıkra

“Emirdağ’ındaki kardeşlerime!

Benim hakkımda evham edenlere deyiniz ki: Biz hizmet ettiğimiz bu adamın yirmi senelik hayatının bütün mahrem ve gayr-ı mahrem mektuplarını ve kitaplarını ve esrarını, hükûmet şiddetli taharriyatla elde etti. Dokuz ay hem Isparta hem Denizli, hem Ankara adliyeleri tetkikten sonra: bir tek gün cezayı, bir tek talebesine vermeyi mucib bir madde -beş

Yükleniyor...