sonra yüzyirmi talebesinden, Risale-i Nur’un mesleğini ve makamını henüz anlıyamamış iki adamdan başka, hiç bir Nur talebesi o şeyhin cazibesine kapılmamış ve bağlanmamıştır.

Hazret-i Üstâd da bilâhare bu hadiseyi bazı vesilelerle dile getirirken, her defasında, son derece takdirkârlık hissi içerisinde Kastamonu’da ve Denizli hapsindeki talebelerine hikâye etmiş ve Nur talebelerinin o hasletlerini çok kıymettar görmüş.. Ve diğer Nur talebelerine de ders olsun diye sadakat ve vefadarlığa misal göstermiştir.

Hazret-i Üstâd mektuplarındaki mevzu-u bahs o bölümü aynen şöyle yâdetmiştir:

“Feyzi kardeşim!

Sen Isparta vilâyetindeki kahramanlara benzemek istiyorsan, tam onlar gibi olmalısın. Hapishanede Allah rahmet eylesin- mühim bir şeyh ve mûrşid ve câzibedar Nakşi Evliyasından bir zat, dört ay mütemadiyen Risale-i Nur’un elli altmış şâkirtleri içinde celbkârane sohbet ettiği halde, yalnız bir tek şâkirdi muvakkaten kendine çekebildi. Mütebakisi o câzibedar şeyhe karşı müstağnî kaldılar...”

{Kastamonu Lahikası, ilk baskı, s: 52.}



Yine aynı manada olarak, Denizli hapsinde talebelerini teşci’ ve takviye etmek için, Denizli hapsindeki talebelerine şu mektubu yazmıştır:

“Aziz sıddık kardeşlerim!

Eski zamanda bir şeyhin müridleri çok olmsından o memleketin hükûmeti siyasetçe telâş edip, onun cemaatını dağıtmak istemiş. O zat hükûmete demiş. Benim yalnız bir buçuk müridim var.. Başka yok. ısterseniz tecrübe edeceğiz.”

O zat bir yerde çadır kurdu. Kendi binler müridlerini oraya toplattı. O da emretti. Ben bir imtihan yapacağım. Her kim benim müridim ise ve emri kabul etse, cennete gidecek. Çadıra birer birer çağırdı.. Gizli bir koyun kesti, güya hâs bir müridini kesti, cennete gönderdi. O kanı gören binler müridler daha hiç biri şeyhi dinlemedi, inkâra başladılar. Yalnız bir adam dedi: “Başım feda olsun!” Yanına gitti. Sonra bir kadın dahi gitti, başkalar dağıldılar.

O zat, hükûmet adamlarına dedi: “İşte benim bir buçuk müridim bulunduğunu gördünüz!.”

Cenab-ı Hakk’a yüzbinler şükürler olsun ki; Risale-i Nur Eskişehir imtihan ve mahkemesinde, şâkirdlerinden yalnız bir buçuk kaybetti. O eski şeyhin aksine olarak Isparta ve civar kahramanlarının himmetiyle o zayi’ olan bir buçuk adam yerine, onbin ilâve oldu. ınşaallah bu imtihanda

Yükleniyor...