2 - Dinimiz, domuz eti gibi haram olan bir şeyi, kendilerince helal ise onlara yasaklamamızı caiz görmez.

3 - Evlenmek, boşanmak ve nafaka gibi ehvali şahsiye meselerinde serbesttirler.

4 - İslâm dini akıl ve mantık çerçevesi dahilinde onlara münazara hakkını veriyor. Münazara ederken onları rencide edecek söz ve davranışlardan sakınmak gerekir.

5 - Onların ziyaretlerine gitmek ve hastalarının halini sormak mübahtır.

6 - Müslümanlarla alış-veriş yapmak mübah olduğu gibi gayrı müslimlerle yapmak da mübahtır.

7 - Kurban kesilirse müslüman komşulara ikram etmek sünnet olduğu gibi, gayrı müslim komşulara da ikram etmek sünnettir.

8 - Onlara hediye vermek mübahtır. Yalnız İslâm dini muhtaç olan kimselerin ihtiyacını karşılamak için maddi durumu iyi olan müslümanları mallarından belirli bir nisbette zekât vermekle mükellef kıldığı gibi, İslâm hakimiyeti altında yaşamayı kabullenen gayrı müslimleri de cizye denen bir miktar vergi vermekle mükellef kılmıştır. Bu, senede bir defa verilir.

Cizye verme hususunda bütün zimmiler müsavidir. Cizyenin durumu zaman ve mekana göre ayarlanır. Eskiden zenginden dört dinar, orta halliden iki dinar, daha aşağı olan kimselerden bir dinar alınırdı.

Cizyenin beş rüknü vardır.

1 - Akid siğası: Devlet başkanı veya onun vekili, gayrı müslimlerin ileri gelenlerine der ki: "İslâm devletinin hükümlerine itaat etmek şartiyle devlete şu kadar para vermek üzere İslâm diyarında kalmanıza müsaade ettim."

Müslüman olmayan kimselerin İslâm ahkâmına itâat etmekle mükellef oldukları şeyler; insan haklariyle ilgili müâmelât, cinayet, zina, ve hırsızlık gibi kendilerinde de yasak olan şeylerdir. Onlara göre mübah olan içki gibi şeylere devlet müdahale edemez.

2 - Âkit (âkit sığasını söyleyen): Yukarda beyan edildiği

Yükleniyor...