Sonra ikincisi, sonra ölünün vücuduna temas edecek üçüncü örtü serilir. Her bir örtünün üzerine güzel koku serpilir. Hatta bütün vücuduna güzel koku sürmek sünnettir, bahusus sakal ve başına sürmek daha efdaldır. İki ayağı arasına, kulak, burun, göz gibi vücudun bütün menfezlerine ve diz, alın ve ayakları olan sücud azalarına güzel koku serpilmiş pamuk konulur. Ve örtüleri üstüne katlanıp baş, bel ve ayak ucundan bağlanır. Kabre konulduktan sonra bağlar sökülür.

Hacda ihram halinde vefat eden kimse, erkek ise, ne dikili bir şey ona giydirilir, ne de baş'ı örtülür. Kadın ise sadece yüzü örtülmez. Her ikisine de koku serpilmez. Kefeni hazırlayıp saklamak sünnet değildir. Ancak kesin olarak mübah bir kumaş varsa veya salih bir kimsenin teberrükü ise onu saklamak iyidir.

Ölünün terekesi varsa, techiz ve tekfin masrafı terekesinden, yoksa nafakası kime ait ise onun tarafından, o da yoksa beytülmal ve Belediye gibi müesseseler tarafından, bu da yoksa halk tarafından karşılanacaktır.

Cenaze, mezarlığa götürülürken, cemaatın ona yakın bir şekilde önünden yürümesi sünnettir. Mezarlık çok uzak veya hastalık ve ihtiyarlık gibi bir mani olmazsa vesaite binmek mekruhdur. Cenaze ile meşgul olmayan cemaat mezarlıkta isterse oturur, isterse ayakta durur. Gusul, tekfin ve mezarı kazma işi bittikten sonra cenazeyi toprağa vermek için acele etmek sünnettir. Resûlüllah (S.V.) buyuruyor:

اَسْرِعُوا بِالْجَنَازَةِ فَاِنْ تَكُ صَالِحَةً فَخَيْرٌ تُقْدِمُونَهَا عَلَيْهِ وَاِنْ تَكُ سِوَى ذَالِكَ فَشَرٌّ تَضَعُونَهُ عَنْ رِقَابِكُمْ

"Cenazeyi götürürken acele ediniz. O salihe ise onu acele olarak hayra götürürsünüz, yoksa boynunuzdan şerri indirmiş olursunuz."

Cenaze bir kimsenin yanından geçer de o kimse, onunla beraber gitmezse, cenaze için kıyam etmesi mekruhdur. Yanından geçen cenazeyi (medhe layık ise) medhetmek, mağfiret için dua etmek sünnettir.


Yükleniyor...