Çünki şu mevcudat, bir fabrikanın ve bir kasrın ve bir muntazam şehrin eczaları gibi birbirine karşı muavenet ellerini uzatmış, birbirinin sual-i hacetlerine "Lebbeyk" derler. Elele verip, bir intizam ile çalışırlar. Başbaşa verip, zevilhayata hizmet ederler. Omuz omuza verip bir gayeye müteveccihen bir müdebbire itaat ederler. Evet şems ve kamerden, gece ve gündüzden, kış ve yazdan tut tâ nebatat hayvanların imdadına, hayvanlar insanların imdadına, zerrat-ı gıdaiye semeratın imdadına, mevadd-ı taamiye, hüceyrat-ı bedenin imdadına koşup gelmelerine kadar cari olan düstur-u teavün ile bütün mevcudat, Kerim bir Mürebbi'nin emriyle hareket ettiklerini gösteriyorlar.

İşte şu kâinat içinde cari olan bu tesanüd, bu teavün, bu tecavüb, bu teânuk, bu müsahhariyet, bu intizam bir tek Müdebbir'in terbiyetiyle idare ve bir tek Mürebbi'nin tedbiriyle sevkedildiğine kat'iyyen şehadet eden bu meşhudumuz hikmet-i âmme içindeki inayet-i tâmme ve o inayet içindeki rahmet-i vasia ve o rahmet içindeki rızk-ı âmm ve her müterezzika lâyık bir tarzda rızık vermek öyle parlak bir hâtem-i tevhiddir ki, bütün bütün kör olmayan görür.


Yükleniyor...